ABD’deki Carnegie Mellon Üniversitesi’nde yürütülen çalışma, iki yıllık nişanlılardan 20 yıllık evliliklere kadar değişen 3.900 yetişkinin duygularını izledi.
Katılımcılardan on gün boyunca her 30 dakikada bir duygularını bildirmeleri ve kiminle vakit geçirdiklerini söylemeleri istendi.
Bu, kadınların ve erkeklerin zaman içinde partnerlerine duydukları sevginin miktarını belirledi.
Sonuçlar, kadınlar arasında romantik duyguların azaldığını gösterirken, üç yıldan uzun süredir evli veya nişanlı olanların, yeni ilişki yaşayanlara göre yüzde 55 daha az sıklıkla aşk duygularını bildirdiğini ortaya koydu.
Buna karşılık, erkekler arasında sevgi dolu duyguların sıklığındaki eşdeğer düşüş yüzde 9’du.
EV İŞLERİ KADINLARDA
Çalışma, daha uzun birlikteliklerdeki kadınların ev işlerine ve yemek pişirmeye daha fazla zaman harcadığını ortaya çıkardı. Daha uzun süredir evli veya nişanlı olan erkeklerin de dinlenmeye, uyumaya veya kestirmeye daha fazla zaman ayırdıkları görüldü. Uzmanlar bu verilerin sonuçların açıklanmasına yardımcı olabileceğini belirtti.
Ancak Psikolojik Bilim dergisinde yayınlanan çalışma, ayrı kalmanın duyguların daha da büyümesine neden olduğunu buldu.
Çiftler yaklaşık sekiz saat ayrı kaldıktan sonra yeniden bir araya geldiğinde, aşk duygularında ortalama olarak dik bir artış görüldü.
Araştırmayı yürüten Carnegie Mellon Üniversitesi’nden Dr. Saurabh Bhargava, Times’a yaptığı açıklamada, “Bunun verilerin iyimser bir yorumu olduğunu düşünüyorum. Tutku ve aşk azalsa da, ilişkiye devam ediyorlar.” dedi.
